Tarihçe

ÇAYIRDAKİ “JANDARMA KORTLARI”NDAN “ZSK” “ZEKERİYAKÖY SPOR KULUBÜ”  YERLEŞKESİNE NASIL GELİNDİ?

 

 

ÇAYIRDAKİ “JANDARMA KORTLARI”NDAN “ZSK” “ZEKERİYAKÖY SPOR KULUBÜ”  YERLEŞKESİNE

Bilmeyenler ve unutanlar için bu hikaye şöyle başlar…

1990’lı yıllarda Zekeriyaköy’e “Koç gurubu/Garanti-Koza” tarafından 1.100 bahçeli evden oluşan Türkiye’nin ilk yatay sitesi kurulduğunda, yeşil alana terk edilen alanlarda yapılan parklara, yaşayanların spor yapması amacıyla 7 adet kort ve bir basket sahası yapılmıştı.

Buranın sakinleri bu kortları tanımlarken Jandarma karakoluna yakınlığından dolayı 3 korta “Jandarma kortları”-bu günkü ZSK YERLEŞKESİ- “Aygaz Parkındaki 2 korta “Aygaz kortları” ; çarşı içindeki korta ise “Vişne 1” kortu  ve varyanta doğru giderken sağdaki korta ise “Varyant” kortu adını vermişlerdi.

Arkadaşlar aralarında randevulaşırlarken “Aygaz kortlarında” veya “Jandarma’da  buluşalım diye konuşulurdu. Kortlarımız vardı ama sahipleri yoktu. Kortlar inşaat şirketinin yapıp bıraktığı gibi olunca, kaçınılmaz olarak zaman içinde zeminleri, çatlak patlak, etrafının telleri, fileleri harap bir hale geldi… Elden geçmeye, bakıma ihtiyaçları vardı. Maça giderken yanınızda su götürmediyseniz akan bir çeşme, sığınacak bir şemsiye dahi yoktu. Neden sonra kortlara 4 iskemle ile bir tente konulabilmişti.

Ona rağmen “Zekeriyaköy Tenis Grubu” arkadaşları buluşup hiç yakınmadan neşe içinde oynuyorlardı. Eğer eskilere soracak olursanız tenis grubunun o günlerdeki neşesini ve birlikteliğini bugün arıyor olabilirler. O zamanlar daha çok Aygaz Parkı kortları revaçta idi. Hatta hafta sonları yer dahi bulunmuyordu. Kort rezervasyon sistemi geliştirmiştik ve Yahoogroups üzerinden aramızda bir şekilde anlaşıyorduk.

Sonraları, herhalde 2005-2008 arası olmalı, birkaç arkadaşımızdan “Paramızı Sokağa Atalım” projesi fikri geldi. Yani kısaca, “evet kortların sahibi değiliz, ama işte hep biz oynuyoruz, o zaman aramızda para toplayıp bu kortları gönüllü olarak adamakıllı elden geçirelim. Sahibi olmadığımız için paramızı sokağa atalım ama hiç değilse doğru dürüst kortlarda oynayalım” denildi…

Ana fikir böyle bir şeydi ve sanırım tüm Tenis Grubu arkadaşlar bu projeye, o zamanlar pek de küçük olmayan paralar ödeyerek gönüllü katıldılar.

Zemin işini yapacak firmalar bulundu, teklifler alındı vesaire. Ama boyadan önce kortların yeni asfaltla kaplanması lazımdı ve bu iş bizi çok aşan pahalı bir işti. Sarıyer Belediye’sine başvuruldu. Belediye asfaltı temin etmeyi kabul etti, asfalt filanca gün geldi, o gün işe gitmeyebilen 😊 arkadaşlar nezaretinde kortlara döküldü.

 

 

İş boya faslına gelmişti. Bilindik kulüplere hizmet eden kort zemininde uzman şirket tarafından o iş de yaptırıldı. Tadilat sürerken arkadaşlardan bazıları yapılan işi takip ediyor ve istenen gibi olması için gayret ediyorlardı. Sonunda iş bitti ve üzerinde oynamaya doyulmayan yepyeni kortlarımız olmuştu. İşte Paramızı Sokağa Atalım projesi böyle başarıldı.

Bu arada daha başlangıçta rahmetli Erdoğan Gülboy, oluşmakta olan Zekeriyaköy Tenis Grubu’na çok şey kattı. Güler yüzlü, yardımsever, tenis hakkında bilgili ve organizasyoncu çok sevdiğimiz bir arkadaşımızdı.

Korta gelip giden tenis severlerin bir araya gelip, aralarında haberleşerek maç programları yapmaları ve birlikte hareket etmeleri için çok önemli emekleri oldu. Çok erken yaşta aramızdan ayrılınca, geride kalanlar vefa duygusu ile Aygaz Kortlarının adını “ERDO 1” ve “ERDO 2” olarak değiştirerek ve adına bir tenis turnuvası düzenleyerek anısını yaşatmaya çalıştılar.

Sonrasını yine Murat Sarper’den dinleyelim… “Paramızı Sokağa Atmıştık ve bundan mutluyduk. Gelgelelim kortlar yine eskiyecek, yine elleri cebe atmak gerekecekti. Bu noktada içimizde bundan sonra keşke Paramızı Sokağa Atmasak fikri doğdu.

Öyle bir şey olsa da keşke bu kortlar sahipsiz kalmasa idi. Keşke bütün bu çabalar yarın öbür gün yarım kalmasa, gayretlerimiz boşa gitmese, kortlar yine eski haline dönmese…

O yıllarda Zekeriyaköy’de kapalı kort olmadığından, sonbahar gelip yağmurlar ve soğuk bastırınca tenise yeni sezona kadar ara verilirdi. Gerçi sabah erkenden korta gelip yağmur sularını çekçek ile çekip kurutan ve sonra da tenisini oynayan birçok inatçı arkadaşımız da vardı 😊 Adeta bir kulüp gibi bizleri birbirimizle tanıştıran ve pek çoğumuzun tenise başlamasına, tenis oynamamamıza vesile olan Habil Hoca zaten kendi kortunu çoktan kurutmuş olurdu.

Yörede kapalı kort bir tek Bahçeköy’deki Yüzyıl Işıl Okulu’nda vardı. Okulun idaresine “Zekeriyaköy Tenis Grubu” olarak başvurduk ve kortun bazı saatlerinin yapmak istediğimiz turnuvamız için bize ayırılmasını rica ettik ve kabul ettiler. Kapalı kortta kışın oynayabilmenin tadına varmıştık artık.

Kortların bakımı ve sürekliliği için kendini çevirecek bir sisteme kavuşsak, belki bir spor kulübü.. niye olmasın? İşte böyle bir fikir. Herhalde bu düşünceleri diğer arkadaşlarla da paylaşıyor ve konuşuyor olacağız ki, bir gün Aygaz Kortlarının önünde rahmetli Kemal Erdem bana “Biliyor musun Murat biz bu kulübü kurabiliriz” dedi. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’in, evvelce Rumeli Hisarı ya da Aşiyan Spor Kulübünün kuruluşunda destek olduğunu ve bize çok yardımı olabileceğini anlattı. İçimizi kaplayan büyük bir ümit doğmuştu.

Zekeriyaköy Tenis Grubu’nun üyeleri kurumsal bir yapıya ihtiyaç duyarak bir araya geldiler ve 2009 yazında Zekeriyaköy Tenis Kulübü’nü kurdular. Başlangıçta sayısı iki elin parmaklarını geçmeyen grup gerçekleştirilen tenis turnuvaları, çeşitli etkinlik ve buluşmalarla zaman içinde gelişti ve kalabalıklaştı. O yıllarda tam bir cennet köşesi Zekeriyaköy’de sportmenlik ve iyi komşuluk duygularıyla daha da zenginleşen grubumuzun o yıllardaki def’i katılımcı listesine bakınca ZSK’nın bu günlere gelmesinde emeği olanları sevgiyle  ve aramızdan erken ayrılan Erdoğan Gülboy ve Kemal Erdem’i minnetle anacağız…

Defi organizasyonu :

Amaç ve işleyişi ekteki şekilde açıklanan organizasyon; oyuncuların birbirlerine maç teklif ederek kazanmak ve defi listesinde yukarıya tırmanmaya çalışmak esasına dayanıyordu. Maç teklifinde bulunan maçı kazanırsa yukarı çıkıyor, kaybeden ise aşağıya düşüyordu. 22.06.2009 tarihinde Zekeriyaköy Tenis Grubu oyuncularının defi sıralaması aşağıda görülmektedir.

Bu ‘köy’de yaşayanlar için,
bu ‘köy’de yaşayanlar tarafından…

Şehir hayatından sıkılan ve doğayla iç içe bir yaşam hayal eden bir grup insan, 1990’ların sonlarında Zekeriyaköy’de yaşamaya başladı. Sırtını ormana vermiş bu alan, kendilerine ve dostlarına zaman ayırabilecekleri bir hayata izin verecek ferahlık ve zenginliği sunuyordu. Hâlâ da sunuyor. Ancak, merkezin keşmekeşinden uzaklaşmak, hayallerindeki standartları yüksek o yaşama ulaşmak için tek başına reçete değildi.

Zekeriyaköy sakinleri, önce Zekeriyaköy Evleri İşletme Kooperatifi /Komşuluk Birliği adındaki örgütlenme ile, hayatlarının fiziki ve sosyal gidişatına yön verici aktörler oldular. Bu kooperatifin üyeleri arasından tenise ilgi duyanlar, bir araya gelerek bir tenis grubu oluşturdular. Sporun bireysel ve toplumsal gelişime katkısına inanan bu bir avuç insan, kendi aralarında para toplayarak -zamanında müteahhit firma tarafından yapılmış- tenis kortlarının bakım ve onarımına girişti.

‘Tenis Sever’ grubu üyeleri, faaliyetlerinin etki alanını genişletmek ve sürdürülebilir kılmakta daha da istekli davrandılar. Ve 2009 yılının 30 Haziran’ında Zekeriyaköy Spor Kulübü Derneği’ni kurarak kendilerinin ve çocuklarının hayatlarını güzelleştirecek girişimin temellerini atmış oldular. Tüzük çalışmalarını da tamamlayan kurucu kadro, Ahmet Burak Anişoğlu, Mustafa Cengiz Aydın, Mehmet Ayhan, Hikmet Çetin Çakmakçı, Kemal Erdem, Ahmet Fehmi Gürcan, Osman Özcan, Murat Sarper ve Nilgün Yamaner’den oluşuyordu. Kooperatif binasında bir odada işe koyulan kulüp, bugünkü alanını önce 3 sonra 10 seneliğine kiraladı.

Zekeriyaköy Spor Kulübü, tamamen gönüllüler tarafından ve gönüllülük esası ile kurulmuş ve bu günlere ulaşmış Türkiye’de örneği az görülen bir sivil toplum girişimidir.

2011 yılında, Yönetim Kurulu Başkanı seçilen Burçin Karamercan, o ilk günleri şöyle anlatıyor: “Ne arazi ne kort ne de üye varken sadece burada yaşayan insanlara sportif ve sosyal fayda sağlamak hayaliyle yola çıkıldı. Kendimiz, çocuklarımız ve komşularımız için. Şimdi ulusal kulüpler kalitesine getirdiğimiz bu alan, o zaman bataklıktı, plastik çizmelerimizle bata çıka yürürdük. Tam da bu yüzden burada spor yapmak, beraber olmak, rekabete girmek, kafa dinlemek veya bir şeyler yiyip içmek çok zevkli. Kendi elimiz ve kendi değerlerimizle yarattığımız bu kulüple aramızda güçlü bir duygu bağı var. Bu bağ buraya giren herkese sirayet ediyor ve bir aidiyet duygusuyla sarıp sarmalıyor.”

Başkandan Mesaj:

Sevgili Üyelerimiz ve Dostlarımız,
Bugün bu yazıyı, sizlerle büyük sevincimizi paylaşmak için yazıyorum…
Başardık!..
Zekeriyaköy Spor Kulübü’nün kurulduğu günden bu yana korkulu rüyası olan, ilerleme yolunda önünde set oluşturan en büyük badiresini atlattık; artık Zekeriyaköy’lülere vermiş olduğumuz en önemli sözü tutmuş olmanın haklı gururunu ve sevincini yaşıyoruz.
İçinde bulunduğumuz arazi, artık 10 yıllığına Kulübümüzündür…
Ekim 2013 tarihinden bu yana Sarıyer Belediyesinin her düzeyindeki temsilcisiyle mekik diplomasisi gerçekleştirdik… Yönetim Kurulumuz, olası tüm senaryoları kapsayacak şekilde kapsamlı ve çok yönlü olarak çalıştı… En büyük önceliklerimizden bir tanesi her zaman hukuka uygun olarak çalışmaktır; bu nedenle zorlandığımız durumlar oldu; ama taviz vermedik. Bu da bizi, resmi kurumlar önünde, başladığımız günden daha da saygın ve kredisi yüksek bir STK haline getirdi.
Burada anlatmanın zor olacağı çeşitli güçlükler ve hatta engellerle karşılaştık. Bunları aşmak için bana destek olan arkadaşlarımla birlikte yoğun mesai ve emek harcadık.
Bunun anlamı; Zekeriyaköy Spor Kulübü şu anda bulunduğu yerde bir 10 yıl daha var olacak ve büyük bir olasılıkla, bunun da ötesinde; varlığını güçlenerek sürdürecektir.

Bu kazanımın başlamasıyla birlikte, bizler de geçmiş dönemde üzerinde çalışıp, yapmak istediğimiz SOSYAL TESİS projemizi ivedilikle hayata geçirmeyi arzu ediyor ve planlıyoruz.
Bugüne kadar heyecan ve hevesle çalıştık ve en zor aşamayı geçtik!
Önümüzdeki dönemde de bizi bekleyen heyecanlı günler var…
Zekeriyaköy ve çevresine büyük bir değer katacak olan ZSK tesislerinin geliştirilmesi için, sizlerin maddi ve manevi desteğinize daha çok ihtiyaç duyacağız. Daha fazlasını ve iyisini yapabilmek için daha fazla kaynağa ihtiyacımız var: bu kaynak sadece maddi olarak değildir; yapılmasını dilediğimiz her çeşit öneriye de katkıda bulunabilecek tüm dostlarımızı her zaman bekliyoruz.
Kaynaklarımızın kısıtlarını biliyor ve projelerimizi, o mali disiplin içinde önceliklendirme amacı taşıyoruz.
Bu çerçevede, Ekim 2013’ten beri durdurduğumuz üyelik kabulünü yeniden başlatıyoruz.
Zekeriyaköy Spor Kulübü’nü İstanbul’un ayrıcalıklı spor kulüplerinden biri haline getirip, çocuklar ve gençler de dahil olmak üzere, hepimizin sportif  ve sosyal yaşamlarında etkin kılmak en büyük önceliğimizdir.
Başından sonuna –  bu süreçte yaşadığımız sıkıntılı aşamalarda umudunu canlı tutup, desteklerini cömertlikle sunan, Sportif İşletmemiz dahil, tüm arkadaşlarıma müteşekkirim; birlikte Zekeriyaköy’ümüze değer katacak önemli bir eser kazandırdığımıza inanıyorum.
Bu çerçevede, sizlerin de bize destek vereceğinize ve hizmetlerimizden yararlanırken bize maddi-manevi katkılarınızı esirgemeyeceğinizi inanıyor; bu yolculukta yanımızda olan ve olacak tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum.
Sevgilerimle,
Burçin Karamercan

 

“ZSK” VE “BİZ KOMŞULUK BİRLİĞİ”

Zekeriyaköy Spor Kulübü kurulduktan yıllar sonra, 12 Kasım Günü akşam üzeri üye kartları sunumu vesilesi ile sosyal tesislerinde üyelerine güzel bir davet verdi. Üye kartıma baktım ve Spor kulübünün “8” numaralı “Kurucu Üyesi” olduğumu ve sonra da Spor kulübünün nasıl kurulduğunu anımsadım.

Kulüp, eskilerin çok iyi tanıdığı Aygaz Parkı tenis kortu hocası Habil (yazıcı) Hoca’nın Köyümüzde tenis sevgisine ve sosyalleşmeye olan büyük katkısının da yadsınamaz payı ile  tenis severlerin “artık” organize olarak bir kulüp yaratma isteği ile ortaya çıktı. Kuruluş aşamasında, kanımca hala Türkiye’nin küçük bir izdüşümü olan Köyümüzdeki ayrışma, yani Komşuluk Birliğine üye olanlar ve olmayanlar ayrışmasının yaratacağı sorunlar gündemde bir süreliğine önemli yer tuttu. Bir süreliğine diyorum, çünkü açıkça olumsuz görüşü olan komşularımızı bile o davette görmek bana “bu iş oldu, maya tuttu”,” diye düşündürdü.

Tenis gönüllülerinin saatler ve günler süren toplantılarında, olumlu ve olumsuz görüşleri değerlendirip, bir spor kulübü ile “Komşuluk Birliği” üyeliğinin nasıl bağdaşabileceği veya bağdaşamayacağı konuşulurken, bir yandan da bürokratik işlemlere başlayıp, 2009 yılında Bizim Konak’ta Zekeriyaköy Spor Kulübü Derneği”ni, kurduk”.

“Kurduk” diyorum, çünkü pek çoğu Komşuluk Birliği üyesi olan kurucu üyelerin adlarını (Murat Sarper, Kemal Erdem, Mustafa Cengiz Aydın, Osman Özcan , Çetin Çakmakçı ,Ahmet Fehmi Gürcan ,Burak Anişoğlu ve bendeniz Nilgün Yamaner,) anmak ve bu vesile ile aramızdan ayrılan sevgili Kemal’in gülen gözleri ile olumlu yaklaşımının katkılarını ve emeğini bir kere daha yad etmek istedim. Sonrasında, Zekeriyaköy Spor Kulübü, sevgili Başkan Burçin Karamercan ve ekibi ile Komşuluk Birliği’nin el ele vermesi ve Sarıyer Belediye Başkanı Sn Şükrü Genç’in desteği  ile bu günkü sosyal tesislerine kavuştu ve her geçen gün daha da gelişerek köyümüzün Spor Kulübü oldu.

Şimdi bunları neden yazdım biliyor musunuz, “Neden Komşuluk Birliği” (Kooperatif) Spor Kulübü ile birleşmiyor, artık Kooperatife gerek kalmadı…” diye düşünen ve bunu dillendiren komşularımıza, aslında iki oluşumun birbirinin tamamlayıcı unsurları olduğunu ama neden “Kooperatif” ile “Spor Kulübü”nün birleşemeyeceğini tekrar anlatmak istedim.

Komşuluk Birliği, ki yasal adı ile Zekeriyaköy İşletme Kooperatifi , Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş bir ŞİRKET’tir. Bizler, aslında ,  “üye” değil “şirket ortağı”yız.

ZSK, ki yasal adı ile Zekeriyaköy Spor Kulübü Derneği , 5253 Sayılı Dernekler Kanunu hükümlerine göre kurulmuş ve “üye”leri olan bir DERNEK’tir.

Şirket ile Dernek birleşemez.  Şirket, “ortaklarının” menfaati için ticari iş ve işlemler yapabilir, ama ZSK, dernek olarak sadece tüzüğünde yazılı amaç için, yani sportif, sosyal ve kültürel etkinlikler alanında faaliyet gösterebilir.

Derneğe Demirciköy’de oturan da, Sarıyer’de oturan da üye olabilir. Oysa Kooperatif sadece Zekeriyaköy’den “üye” doğru tanımı ile “ortak” almaktadır.

Hiç biriniz, bir Dernek olan Spor Kulübünden , Vergi ödeyen yurttaşlar olarak “Biz”leri temsilen, Devletten ve Belediyelerden hak ettiğimiz  hizmetlerin alınması için toplu dilekçeler hazırlamasını , görüşmeler yapmasını, Jandarma Bölgesi olmaktan çıkarıldıktan sonraki en ciddi sorunumuz olan güvenliğimizi sağlamak için yıllardır ısrarla karakol yapılmasına öncülük etmesini, yine bu amaçla Mahallelerimizde çok hızlı bir bilgilendirme ile komşularımızla dayanışmak ve kendimizi yalnız hissetmemek amacıyla  WhatsApp gurupları kurmasını ve bütün Sarıyer’e verilen 17 bekçiden 2 bekçinin Köyümüzde görevlendirilmesi için çalışmasını bekleyemezsiniz.

Hatta, Karda yolda kaldığınızda   kurtarılmayı, yolunuzun açılmasını, yağmurda evinizi basan suyun tahliyesini, bozulan yolların asfaltlanmasını, sokaklarınızın temizlemesini, parklardaki ağaçların budanmasını ve ışıklandırılmasını, bahçenizdeki dal atıklarının alınmasını, Köy içi ile şehir arasında servis hizmeti vermesini, Garanti Koza’nın sizlerden istediği paralar için dava açmasını, arıtmanın İSKİ’ye devri için çalışmasını, görüşmeler yapmasını da bekleyemezsiniz

Yine Dernek’ten aklınıza gelen ve bazen hepimizi, bazen de bazı komşularımızı ilgilendiren her konuda binlerce dilekçe vermesini de bekleyemezsiniz, ama güvenlik, arıtma gibi konularda yapıldığı gibi Spor Kulübümüz, bu dilekçeleri üyelerine imzalatarak, Köyümüzün ihtiyaçlarına dikkat çekmede bizimle beraber olarak büyük güç ve destek sağlar.

Gördüğünüz gibi, “Komşuluk Birliği” olarak “Zekeriyaköy İşletme Kooperatifi” yani “biz” ne deve ne kuş misali site olamadığımız için ortakları için sivil toplum kuruluşu olarak hizmet veren bir “şirketiz”.

Dileğimiz bir gün aslında bir NGO olan ve Komşuluk Birliği adı altında örgütlenen zorunlu sivil toplum örgütü şirketimizin, her türlü hizmeti eksiksiz olarak ilgili kurumlardan alır hale gelmesi ve sadece “Kanarya Sevenler derneği” gibi bir misyona kavuşabilecek uygar ortama kavuşmamızdır. İşte o zaman spor yapanlar kadar, “kulübe gelip te -eski günleri anmak için bile olsa- iki dostu ile sohbet etmek isteyenlerin buluşacağı bir yerimizin önemi daha da anlaşılacaktır. Bu nedenle iki kurum arasında rekabet beklemeyin .

Köyümüze büyük katkısı olan Zekeriyaköy Spor Kulübümüzü de , ZSK’nın kurulması için desteğini hiç esirgememiş ve pek çoğu aynı üye tabanına dayanan Komşuluk Birliği’mizi de desteklemeye devam edelim ve Komşuluk Birliği ile ZSK yani birbirini bütünleyen iki kardeş kuruluş olarak her zaman ortak paydada verimli bir işbirliği ve dostluk yürütelim ki KÖYÜMÜZ KAZANSIN; BİZLER KAZANALIM…

Nilgün Yamaner

  

“ZSK”  2009-2025

Zekeriyaköy Spor Kulübü , Köyümüzdeki Tenis gönüllüleri tarafından  2009 yılında” organize olarak spor yapma ve geliştirmek üzere pek çoğu Komşuluk Birliği üyesi olan kurucu üyeler Murat Sarper, Kemal Erdem, Mustafa Cengiz Aydın, Osman Özcan , Çetin Çakmakçı ,Ahmet Fehmi Gürcan ,Burak Anişoğlu ve Nilgün Yamaner tarafından kuruldu.

Kulüp 2009 dan beri hayata geçirilmeyen ve gerçekleşemeyen “Spor Vadisi”nde ve Garanti Koza tarafından spor alanı olarak yeşil alana terk edilen bu günkü Zekeriyaköy Spor kulübü yerleşkesi olan çayırlık alanda kendine tesis yapacak yer arayışına girdi.

CHP’li Yerel yönetimlerin sporcu ve spora olan destekleri ile “sivil toplum” “yerel yönetimin” başarılı bir işbirliği örneği olarak Garanti Koza’nın yeşil alan olarak terk ettiği ve sportif alan olan tanımlanmış olan, ZSK yerleşkesi olacak çayır önce ZSK tarafından 3 yıl ecrimisil ile kiralandı.

Sonra ise, Başkan Burçin Karamercan ve ekibinin, buraya gönül veren komşularımızın el ele vermesi ve spora çok önem veren CHP’li Sarıyer Belediyesinin desteği  ile Maslaktan Kilyos’a kadar bütün sporcularına hizmet veren bu günkü sosyal tesislerine kavuştu ve her geçen gün daha da gelişerek köyümüzün Türkiye Tenis Federasyonu üyesi olan Spor Kulübü oldu.

Buradaki çayırın alt yapısı düzenlenerek gönüllü üyeler tarafından :

4 adet açık kort,1 adet kapalı kort, İdare Yönetim binası ve soyunma odaları, Sosyal tesis, Fitnes çadırı, çocuk bahçesi, çok fonksiyonlu çocuk basket sahası alanı çok ciddi bir yatırım maliyeti ile tamamlandı

3 yılın sonunda da Sarıyer belediyesinden ecrimisil ile alınan yer ihale ile kiralandı.

Kulübümüz  faaliyete geçtikten sonra 430 üyesi ile :

  • Yaz kampları : Yıllar içinde her yıl yaptığı yaz kampları ile katılan 6-14 yaş çocuklara (yaklaşık 1.500 Çocuk) tenisi sevdirmekte ve tenisçi yetiştirmekte;
  • Tenis akademilerine katılan 4.000 yetişkin sporcusu ile tenis sporunda yerini pekiştirmekte,
  • Halen 2024 yılı sonbaharında başladığı akademilerle –4-14 yaş arasında 160 çocuğa eğitim vermekte,
  • TTF ile Ulusal tenis turnuvaları ile Kulüp içi turnuvalar düzenlemektedir.
  • Çok önem verdiği bir diğer proje olarak ta Sarıyer Belediyesi desteğinde “Eçadem” Engelli Çocuklar ve Aileleri ile işbirliği ile çocukları eğitmektedir.

 

Kulübümüzün başarısı 2025 yılında Baş Tenis Antrenörümüz Nuri Tarım’ın Türkiye Tenis Federasyonu tarafından “12 yaş Milli Takım Antrenörü” olarak atanması ile taçlandırılmıştır. 

 

ZSK’nın geleceğini oluştururken , pek çok hayata geçirilecek proje ile birlikte Zekeriyaköy’ü bir TENİS KÖYÜ haline getirmek ve Uluslararası Turnuvaları da alabilmek için  Zekeriyaköy Spor Kulübü yerleşkesinde 4 adet yeni toprak kort /Tenis duvarı yapmak vb vb gibi yatırımlar hedeflenmektedir.

                                                          

Birlikte daha güçlüyüz.

 

Hep Birlikte Çok Daha Güçlüyüz…